2. Alaeddin Keykubat Kimdir?
637 yılında dünyaya gelen 2. Alaeddin Keykubat II Gıyaseddin Keyhüsrev’in Gürcü kraliçesinden doğduğu bilinen bir oğludur. Gıyasettin Keyhüsrev Gürcü kraliçesini fazlası ile sever ve böyle bir prenses olduğu için 2. Keykubat’a veliaht ilan eder. Aynı zamanda 2. Keykubat tahta geçmeden önce de babasın tahtayken onun sağ kolu ve babasına akıl danışan ve akıl veren bir insan olarak karşımıza çıkar.
1249 ve 1254 yılları arasında 2. Alaaddin Keykubat hüküm sürmüştür. 1239 yılında doğmuş olduğu sanılan 2. Alaaddin Keykubat 1.254 yılında vefat ettiği düşünür. 2. İzzettin Keykavus ondan önce gelen ve sonra gelen de Kılıç Arslan olarak bilinir. Fakat aynı dönemde 8 yıl boyunca üçlü hükümdarlık dönemi da vardır. Din olarak Sünni İslam dinine mensup olan bir hükümdardır.
Hükümdarın ölümünden sonra yani 1246 senesinden sonra devlet adamları siyasi geleneğine uyarak büyük Şehzade 2. İzzettin Keykavus’u tahta çıkarmak zorunda kaldılar. Aynı sene Büyük Han yani Moğol imparatoru tahta çıkma törenine katılmak için, İzzettin Keykavus’u temsil etmek için Moğolistan’a gitti. Fakat ortanca Şehzade 4. Kılıç Arslan Moğolların biatını alarak devletin başına kendi geçmeyi düşündü. Aynı zamanda İzzettin Keykavus ve diğer vezirleri de ayrı devletler kurulacaktı. Celaleddin Karatay veziri Anadolu Selçuklu devletinde 3 kardeşi birden tahta çıkartarak 1249 senesinde oluşacak bir savaşı ve kavgayı önlemiş oldu. Böylece bu vezir Moğolların hem istediğini yapmadı hem de güçlü bir imparatorlukta savaş çıkmasın da engelledi.
647- 650 yani 1240- 1254 seneleri arasında süren bu ortak Saltanat döneminde üç Sultanın da adı hutbede okunmuş ve üçü de belgelerde, kitaplarda, metinlerde günümüze kadar ulaşan bütün yazılı metinlerde isimleri yer alır. Bu durumu haber alır almaz büyük üzüntü nedeni ile Moğolistan’a gitmekten vazgeçer.
- Alaaddin Keykubat, İzzeddin Keykavus’un yerine Moğolistan’a gider. Bu durumu bir mektupla Moğol Kralına haber verir. 2. Alaaddin Keykubat, Seyfettin Torumtay, Lala Bedrettin Müsteh gibi vezirleri seçip bu kişilerle beraber Moğollara gitti. Bu gezide sadece hükümdarlığın Alaaddin Keykubat’ın hakkı olduğunu savunan insanlar ve devlet adamlarıyla -babasının tarafında kalan bu devlet adamları ile- gitti. Alaaddin Keykubat’a bu devlet adamları ayrıca esenlik ve hükümdarlık konusunda bilgi ve fikir veriyorlardı.
Keykubat’ın yanındaki vezirler, Selçuklu hükümdarlığının 2. Alâeddin Keykubat’a tahsis edileceğinden ve kendilerine de önemli vezirlikler düşeceğini düşünüyorlardı. Önemli armağanlar hediye etmek için yanlarında fazlasıyla kıymetli eşyalar götürdüler. Bu sebeple fazlasıyla kendilerinden emin bir şekilde hiç kimseden korkmayarak gittiler ve arkalarında Moğol Hükümdarını almış bir vaziyette eve geri dönmüş oldular.
2. Alaeddin Keykubat Ölümü
Yaptıkları konuşma fazlasıyla sertti fakat kıymetli eşyalar götürdükleri için Moğol hükümdarları tarafından göze batmadan geri döndüler. Alâeddin Keykubat ve diğer vezirler Anadolu Selçuklu Devleti’ne gelmeden Erzurum’da dinlenmek üzere kaldılar 10 gece yiyip içtiler ve dinlenmek için kendi odalarına gittiler. Fakat sabahına Alâeddin Keykubat ölü bir şekilde bulundu. Bunun nedeninin abilerinin bu durumdan haberdar olduğu ve Alâeddin Keykubat’ın yanındaki vezirlerden biri, zehir atarak Alaaddin Keykubat’a zarar vermesi neticesinde olduğu rivayet edilir. Birtakım dedikodularla beraber üstü kapatılan Alaaddin Keykubat’ın vefatı, abileri tarafından yapıldığı sanılıyor. Alâeddin Keykubat annesinin yanına Erzurum’da gömülmüştür. Abileri eğer böyle bir durumdan şüphelenmiş olsalardı Alaaddin Keykubat’ın yanında var olan vezirleri kendi yanına çekmek yerine baştan göndermez ve gitmesine engel olurlardı. Yani Alaaddin Keykubat kendiliğinden ani bir şekilde vefat ettiği sanılır.
Yorum gönder