Evlilik Sözleşmesi Hakkında Bilinmesi Gereken Detaylar
Medeni kanun yürürlüğe girmeden önce evli çiftler mal ayrılığı rejimine tabiydiler. Fakat medeni kanun yürürlüğe girdikten sonra eşler arasında yasal mal rejimi edinilmiş mallara katılma hakkı olarak değişmiştir. Bazı evli çiftler genelde evlenmeden önce evlilik sözleşmesi yapmaktadır veya evlenme başvurusunda yazılı bir bildirimde bulunmaktadırlar fakat bazı çiftler evlilik sözleşmesi yapmayı tercih etmez bu durum sonucunda eşler arasında evlendikleri günden itibaren kanunun öngördüğü başka bir mal rejimi seçilmemiş olması halinde kanundan dolayı malların yönetimi bakımından mal ortaklığı başlamaktadır.
Halk arasında evlilik sözleşmesi olarak bilinen durum aslında hukuken düzenlemelere bir bakıma aykırı olmaktadır. Hukukta mal ayrılığı sözleşmesi ise hukuk kurallarına uygun yapılmaktadır. Bu sözleşme kanunda tamamlanmış ve esaslara dayandırılmıştır. Mal rejimi evlilik birliği içerisinde eşlerin sahip olduğu malların tasarrufu ve tasfiyesine ve yönetimine ilişkin kuralların tümüdür. Mal rejimi evlenmeden önce yapılacağı gibi evlilik esnasında da yapılabilecek geçerliliği olan bir sözleşmedir. Evlilik sözleşmesinin geçerli olacağı durumlar vardır. Bu durumlar; sözleşmenin noter önünde yapılmasına bağlıdır. Noter önünde yapılan sözleşmeler onaylanmaktadır ve taraflarca imzalanmış olması gerekmektedir. Eğer ki noter huzurunda sözleşme yapan bireyde kısıtlama kararı var ise yasal temsilcilerince imzalanma zorunluluğu vardır. Evlilik sözleşmesinde çiftler evlilik boyunca edinilecek ve kazanılacak malların nasıl paylaşılacağı ve kazanılmış malların kime ait olacağını bildirmektedir. Evlilik sözleşmesinde genel olarak bir taraf hakkından feragat etmektedir.
Mal Rejimi Hangi Durumlarda Sona Ermektedir?
Mal rejimi, belirli nedenler dolayısı ile sona ermektedir. Bu durumlar hukukta geçerli olan nedenlerdir. Eşlerden birinin ölümü halinde ölüm anından itibaren mal rejimi hukuken sona ermektedir. Mal rejiminin sona ermesinde bir başka neden ise; evliliğin iptali veya boşanma sebebiyle sona ermesi halinde mal rejimi sona ermesi için açılan dava tarihinden itibaren mal rejimi son bulmaktadır. Bir başka neden ise; mevcut bulunan rejimin bazı geçerli sebeplerden dolayı hâkim kararıyla mal ayrılığına dönüştürülmesinden sonra diğer eşin dava yoluyla istemesi durumunda yasal mal rejimi sona ermektedir. Eşlerin kendi aralarında evliliklerini başka bir mal rejimine tabi tuttuklarında ve önceki sahip oldukları mal rejiminden vazgeçmeleri durumunda, yapılan sözleşmenin süresi dolduğundan itibaren eski mal rejimi hukuken sona ermektedir.
Evlilik Sözleşmesi Nasıl Yapılır?
Evlilik sözleşmesinin nasıl yapıldığı eşler arasında genel olarak merak edilen bir konudur. Evlilik sözleşmesi eşler arasında düzenlenen daha sonrasında kanunların izin verdiği kadar içeriğinin değiştirilebildiği ve kanun sınırları içerisinde izin verildiği kadar maddelerin kaldırılabildiği bir sözleşmedir. Evlilik sözleşmesi yapılabilmesi için hukukun ön gördüğü bazı kurallar vardır. Bu kurallar içerisinde yapılan evlilik sözleşmesi geçerli olacaktır, fakat şartları taşımayan yapılacak sözleşme geçersiz olmaktadır. Evlilik sözleşmesi yapılabilmesi için en önemli şart ehliyettir. Ayırt etme gücüne sahip olan her birey evlilik sözleşmesi yapmakta özgürdür fakat küçükler ve kısıtlılar evlilik sözleşmesini kanuni temsilci aracılığıyla yapabilmektedirler. Evlilik sözleşmesinde aranan bir diğer şart ise noter huzurunda yapılmasıdır. Noter huzurunda yapılacak olan sözleşme hukuken geçerli sayılacaktır. Taraflarca yapılan sözleşmeler imzalanmalıdır. Çiftler evlenme kararı aldıkları zaman evlenme başvurusu yaptıkları esnada yazılı bildirim olarak seçtikleri mal rejimini bildirmek zorundalardır. Bu şartları taşımayan her evlilik sözleşmesi taraflarca kabul edilmiş olsa dahi hukuken bir geçerliliği bulunmamaktadır.
Evlilik Sözleşmesi Yapılmadığı Zaman Eşler Arasında Bulunan Mal Rejimi Nasıl Olur?
Evlilik sözleşmesini genel olarak her çift yapmamaktadır. Durum böyle olunca da haliyle eşler aralarında hukuken oluşacak mal rejimini merak etmektedirler. Evlilik sözleşmesi yapılmayan durumlarda eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanmaktadır. Edinilmiş mallara katılma rejimi yasal mal rejimi olarak kabul edilmektedir. Edinilmiş mallara katılma rejimi; evlilik birliği boyunca kazanılan, sahip olunan malların boşanma esnasında yarı yarıya paylaşılması durumudur, edinilmiş mallara katılma rejimi ortak mülkiyet için yapılacak bir hukuken geçerli olan hiç bir sözleşme hazırlamadan ve imza atılmadan yasal rejimlerdir. Eşlerden birine evlilik birliği içerisinde miras kalması edinilmiş mallara katılma rejimine girmez, aynı zamanda oynatılan şans oyunları sonucunda kazanılan para da bu rejime dâhil edilemez.
Eşlerin sahip olduğu mal varlıklarının ortak olarak paylaşılması istenmiyorsa eşler evlilik sözleşmesi veya mal rejimi sözleşmesi yapmaktadır. Eşlerden birinin borca batık olması durumunda ortak olan mal da haczedilmektedir. Bu durum sonucunda hâkim kararıyla eşin isteği üzerine edinilmiş mallara katılma rejiminin mal rejimine dönüşmesine karar verilmektedir. Eşlerden birisi sürekli olarak ayırt etme gücüne sahip ise yasal temsilcinin isteği üzerine mal ayrılığına karar verilebilmektedir. Diğer bir örnekle aralarında evlilik sözleşmesi olmayan çiftin evinin eşlerden birisi tarafından haklı sebep sunulmadan ve eşin rızası olmadan satılması halinde hâkim yine eşin isteği üzerine edinilmiş mallara katılma rejimini mal rejimine dönüştürebilir. Eşlerden birinin sürekli kısıtlanması veya ehliyet gücünden yok olması da kazanılan ortak malların mal rejimine dönüşme sebeplerinden birisidir.
Evlilik Sözleşmesi Boşanma Sebebi Midir?
Evlilik sözleşmesi yapan birçok çiftin merak ettiği sorulardan bir tanesi de, evlilik sözleşmesi boşanma sebebi midir? Bu sorunun cevabı aslında nettir. Evlilik sözleşmesi evlenmeden önce iradeye bağlı olarak yapılan bir sözleşmedir. Fakat evlilik sonrası eşlerden birisi bu sözleşmeye uymadığı takdirde eş mahkemede yazılı sözleşmeyi belge olarak sunduğunda herhangi bir geçerli sebebi olmadığında boşanma sebepleri maddelerine girmediği için geçersiz sayılacaktır. Ayrıca eşlerden birinin evlilik sözleşmesine uymadığı takdirde diğer eş tarafından dava açılıp gerekçe olarak yapılan sözleşmede eşim yazılan maddelere ve kurallara uymuyor dediği zaman hâkimin takdir yetkisi hâkim tarafından kullanılacak ve evlilik sözleşmesinin boşanma sebebi olup olmayacağına karar verecektir.
Yorum gönder