Dünyanın Göz Bebeği Elmas Nedir?

Tarih boyunca gücün, ihtişamın, aşkın sembolü olmuştur. İnsanların hayatında bu şekilde yer almıştır. Işıkla ahenk içinde olan dansı mevcuttur. Bu dans ona büyük değer katıp değerli taşlardan farklı bir noktaya götürür.

Elmas karbondan oluşur ve doğanın en sert maddesi olarak bilinir. Karbon nasıl mı elmas yapısına gelir? Bunun için yüksek sıcaklık ve fazla miktarda basınç gerekir. Bu basınç ve sıcaklık ihtiyacı nedeniyle üst manto sınırında oluşur. Bu sınırın yerini tahmin etmek güçtür. Bilim adamları yer kabuğu altında diye düşünmektedir. Yeryüzünün tam olmamakla birlikte 150 kilometre altında magmadan 1200 derece sıcaklık alır. Ve yer kabuğu yaklaşık 60 tonluk basınç uygular. Bunların sonucunda elmas oluşabilmektedir.

Elmasların oluşum yaşı çok eskilere dayanır. Bilim adamları bir ile üç milyar yıl arasında olduğunu ileri sürmektedir. Her elmas yer kabuğunun altında oluşacak diye bir şey yoktur. Bazıları altında oluşur, bazıları üstünde oluşur.

Gök taşlarının karbon içerdiği bilinir. Dolayısıyla gök taşlarının dünyamıza düştüğü bölgelerde elmas tespit edilir. Bu göktaşlarının atmosferimize girişi esnasında maruz kaldığı basınç ve sıcaklıkta bildiğimiz çoğu element kötü etkilenir. Birçoğu yanar. Fakat diğer elementlerden farklı olarak karbonlar tam bu noktada elmasa dönüşür. Bu karbonların boyutu görenleri hayrete düşürür. 1mmden bile küçüktür.

*Elmas isminin kökeninin anlamıysa çok şaşırtıcıdır. Yunanca fethedilemez anlamına gelmekte o gelen bir kelimeye dayanır. Peki, bu kelime ne midir, Adamas.

Elmas Üzerine İnanışlar:

Elmasın keşfi çok eski yıllara milattan önce 2000’lere uzanır. Sertliği ve ışıltısıyla diğer değerli taşlardan çok farklı ve çok etkileyicidir. Bu etkileyicilik herkes tarafından kabul görür. Her toplum elmasa farklı anlamlar katar. Farklı değerler yükler. Elmas üzerine pek çok hikâyeler anlatılır. Pek çok dini inanış mevcuttur. Ona bazı toplumlar güç dedi, bazılarıysa iktidar dedi. Bazı toplumlar ölümsüzlük dedi bazılarıysa aşk dedi. Elmasa yüklenen anlamlar çoktu değişmeyen şeyse elmasın güzelliğiydi. Yunanlılar elmasa çok anlam yükledi. Uzun süre tanrıların gözyaşı olduğuna inandılar. Romalıların yüklediği anlamsa bambaşkaydı. Romalıların teorisi garipti yıldızın bir parçası dediler. Hint gelenekleriyse görenleri hayrete düşürdü. Tanrıça heykelleri elmaslarla süslendi sonra ne mi oldu? Tanrıçanın ölümsüzlük ve karşı koyulamaz bir gücü temsil ettiğine inandılar. Elmasları bu toplumlar müzelerinde sergiledi. Hatta hala bazı müzelerinde elmasların ilk hali mevcut.

Fransa’da çok garip bir olay oldu. Elmas o kadar değerliydi ki bu değeri sadece Meryem Ana taşıyabilirdi. Bu yüzden elmas kelimesinin anılması bir süre yasaklandı. Elmasın ölümsüzlük getirdiğine inandılar. Bu fikirde olan Prusya kralı Frederic, akıl sorgulatan bir davranış sergiledi. Elmas tozu yuttu ve hayatını yitirdi Bu şekilde birçok insan öldü. Bazı sektörler elmasın bu özelliğini fark edip zehir olarak kullanmaya başladı.

Elmas ve Pırlanta

Elmas karbondan oluşur bunu bilmeyen yoktur. Pırlanta ise elmasın özel kesilmiş bir halidir ve 57 parçadan oluşmaktadır. Yani pırlantaya elmas diyebiliriz yalan söylemiş olmayız. Yalnız ülkemizde, bu durum farklıdır. Elmas deyince tek bir şey düşünürüz o da gül kesimidir.

Pırlanta üç bölümden oluşur şimdi bunlardan bahsedelim.

Birinci bölümümüz kemer. Kemerin üstünde bir bölümümüz vardır. Bu bölüme “Taç” olarak ifade ederiz. Taç bölümüne özenli baktığımızda 33 faseti olduğunu görürüz. Taç bölümünde bulunan fasetlerin sayısı çok fazladır, 33 tanedir. Böyle olduğu için, bu bölümde daha fazla göze yansıma olur. Elmasın parlaklığının nerden geldiği merak edilmiştir bunu sağlayan burasıdır. Bundan dolayı taç bölümüne şöyle bir baktığımızda diğer bölümlerden beyaz olduğunu görürüz.

“Kemer” bölümü değişkendir bazen doğaldır. Bazen canlıdır bazense bunların aksine fasetlidir. Kemer kalınlığı çok önemlidir neden mi? Pırlantanın parlaklığının temelini oluşturur. Kalın kemerli bir pırlanta daha parlak görünmez. İnce kemerli pırlanta ihtişamlıdır. Kemer, pırlantayı sağlam tutar, pırlanta dayanıklılığını buradan alır. Kemer olmasaydı, pırlanta takamayacaktı kimse, çünkü sağlam olmayacaktı.

Kemerin altında bulunan bölüme ise dondurmadan aklımıza gelen külah adı verilmiştir. Külah bölümünde fazla faset vardır, tam 24 faset mevcuttur. Külah bölümü sayesinde pırlantaya gelen ışık karşıya geçer gözlerimize gelir. İnsanları etkileyen taraflarından biridir. Külahın doğru açıyla kesilmesi çok önemlidir. Yoksa elmas göz alıcı olmaz. Külah doğru bir açıyla kesilirse ancak pırlanta optimum parlaklığa ulaşır.

Bazen külah ucuna faset atılır bu koruma amaçlıdır. Dünyanın en sert madeni bile olsa pırlanta kırılmaya müsaittir ve çok pahalıdır. Bu kadar pahalı bir aksesuarınızın kırılmasını istemezsiniz.

Çap, çemberdeki gibi hesaplanır, kemerin bir ucunsan diğer ucuna olan mesafedir

Bulunuşu

Elmas çok fazla yerde bulunmaz. Orijinal hali ismi bize yabancı olan Kimberlit bacalarındadır. Diğer tip elmas oluşumları, bu bacalardan aşınmayla oluşmuştur ve bunlar orijinal sayılmaz. Ama günümüzde bu algı ortadan kalkmıştır. Bu bacalarda elmas aramaksa deli işidir. Bulunma şansı çok düşüktür. 40 milyon kez bakarsanız görmeye ve bulmaya yaklaşırsınız. Bu bacalar nedir diye düşünürsek volkanik bir kaya kalıntısıdır. Bu kayalarda birçok başka mineral de vardır bu mineralleri saymakla bitmez. Bu bacalar yer kabuğunun derin tabakalarında bulunur. Şekilleri kanala benzer. Elmasın bazı yer kabuğu hareketleriyle yukarıya çıkar, bazı bölgelerde çıkamaz. Bazı bölgelerdeyse nehir kumuna karışır. Elmas Avustralya’da çok görülmüş bilim adamları buraya yoğunlaşmış. Güney Amerika’da ikinci bu konuda.

Üretimi

Elmasın kazılması yeryüzüne ulaşması diğer madenlere benzer. Ancak diğer madenler gibi hop elmas diyemeyiz. Kristalleri çok fazla değildir. Bazı cevherler yüzeydedir bazılarıysa alttadır. Alttakiler borular yardımıyla kırılır. Çıkarılan kumlu cevher iki aşamadan geçer, yüzdürmeyle mineral dibe çöktürülür. Sonra elekte ederek elmas dibe geçer kum elenir ve elde etmiş oluruz.

Elmas çok güzeldir hem kesilir hem parlatılır. Bazen parlaması için kesilmesine ihtiyaç duyulmaz bazense kesmek gerekir. Keserken çok dikkat etmeliyiz. Elmas alırken çatlak olmamasına dikkat etmeliyiz. Bu bizim için bir felakettir. Kırık olması da kötüdür. Buralar ışığın geçmediği göz almayan noktalardır. Sarı ve kahverengi elmaslar ilgi çekmez, dünya üzerindeki favori renk pembe ve menekşedir. Elmas üreticisi en büyük firma İngilizlerindir.