×

Hazar İmparatorluğu

Hazar imparatorluğu

Hazar İmparatorluğu

Hazar imparatorluğu Türklerden gelme oldukları iddia edilen göçebe bir topluluğun oluşturduğu bir imparatorluk olarak kayıtlara geçmiştir.

İslamiyet öncesi Türklerin büyük çoğunlukla tengri inanışını benimsemiş olmaları bilinmekle birlikte, bir kısmının Musevilik dinini benimsemiş oldukları da bilinmektedir. Hazarların Yahudi kökeninin atası olduğu düşünülmekle birlikte, toplumda dini inançların serbestçe gerçekleştirilebildiğini belirten kaynaklar da bulunmaktadır.

  1. yüzyıla kadar genişledikleri bilinmekle birlikte, hazar denizinin isminin de bu imparatorluktan geldiği bilinmektedir.
  2. Hazar imparatorluğu

Hazar İmparatorluğunun Kökeni ve Siyasi Tarihi

Hazar imparatorluğu, hakkında özellikle etnik köken konusunda kesin bilgi bulunmamaktadır.

Hazarların genel olarak Tiele ve Uygur soyundan geldikleri düşünülmektedir. Genel kanı ise hazarların batı Göktürk ve Sabir Türklerinin devamı olduğu yönünde şekillenmiştir.

Hazar imparatorluğunun büyümeye başlamasının, Göktürklerin batı kanadının yıkılması ile doğrudan ilişkisi vardır. Batı kanadı yıkıldığında, hazarların bağımsızlıklarını ilan ettikleri ve Karadeniz çevresine kadar genişledikleri bilinmektedir. İçlerinde kalan diğer boyları da kendi bünyelerinde asimile ederek yok etmişlerdir.

Hazarların yaşamaya başladığı bölgenin büyük bir ticaret ağı üzerinde olduğu bilinmekle birlikte, pek çok büyük devletin de bu sınırlara erişebilmek için hazarlara yakın konuşlandıkları bilinmektedir. Bilinen kaynaklara göre hazarlar 2. Yüzyılın sonlarına doğru kendilerini göstermiş olsalar da tam olarak nereden ve ne zaman geldikleri kesin olarak bilinmemektedir. Bunun yanı sıra orta Asya’dan geldiklerine dair kanıtlar da mevcuttur.

Bizans ve Sasani devleti arasında taraf değişikliği yapmış oldukları bilinmekle birlikte, önceleri Bizans’a karşı olan savaşta Sasanilere yardım ettikleri de kaynaklar arasında yer almaktadır. Sasanilerin Ermenistan’ı ele geçirmesi ve istilacı hareketlerine devam etmesi üzerine Bizans ile anlaşma yapmışlardır. Bu durum karşısında ise Sasaniler, diğer kavimleri hazarların üzerine göndermiştir.

Hazarlar sürat ile askeri ve siyasi anlamda güçlendikten sonra, bağımsız bir devlet olmaları ise uzun sürmemiştir.

Hazar İmparatorluğunda Siyasi İlişkiler

Hazar imparatorluğu pek çok farklı devlet ve kavim ile anlaşma içerisine girmiş olmakla birlikte, erken dönemde Sasani ve Bizans ile anlaşma yaptıkları bilinmektedir.

Bunun yanı sıra Araplar ile de ilişki kurdukları kayıtlarda yer almaktadır. İlişkilerinin genellikle savaş üzerine olduğu bilinmekle birlikte, bu savaşlar tarihte hazar-İslam savaşları olarak anılmaktadır. Hazar İslam savaşlarının uzun bir zaman sınır çatışması olarak devam ettiği bilinmekle birlikte, araların İstanbul’a yürümek için Kafkasya’dan ayrılması sonucunda, diğer Arap kuvvetleri hazarlar karşısında geri çekilmişlerdir.

Bizans ile olan ilişkileri sayesinde ise Sasani devleti zayıflamış ve Arapların istilası ile yok edilmiştir.

Hazar İmparatorluğunda Gerileme ve Çöküş Dönemi

Hazar imparatorluğu hızlı yükselen bir devlet olarak tarihe geçmiştir. Gerek askeri gerekse siyasi anlamda hızla yükselmiş ve bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir.

Ancak ilerleyen dönemlerde, anlaşma yaptıkları Bizans ile aralarında sorunlar çıktığı bilinmektedir. Sorunların kaynağının kırım topraklarına hâkim olma isteği olduğu ve bu nedenle Bizans ile ters düştükleri de bilinmektedir.

Rus kaynakları, hasarlara karşı diğer tüm Rus boylarının birleştiklerinden ve bu sayede hazar imparatorluğunun yıkıldığından bahsetmektedir. Rusların Bizans ile iş birliği yaptıkları ve hazar topraklarına saldırdıkları da tarihi kayıtlar arasında yer almaktadır. Bununla birlikte, hazarların son hükümdarının esir edilmesi devlet çöküşünü başlatmıştır.

Hazar imparatorluğuna son darbeyi Peçeneklerin indirdiği bilinmekle birlikte, Bizans baskıları sonucunda imparatorluğun 11. Yüzyılda tamamen yok olduğu bilinmektedir.

Hazar İmparatorluğunda Ekonomi, Kültür ve Sanat

Hazar imparatorluğu askeri ve siyasi yönden olduğu kadar ekonomi ve devlet teşkilatı aynı zamanda kültür ve sanat yönlerinden de oldukça gelişmiştir.

Hazarların da yayla kültürü olduğu bilinmekle birlikte, ekonomik anlamda ciddi bir çeşitliliğe sahip oldukları da kaydedilmiştir. Tarımın yanı sıra balıkçılık ve büyük baş hayvancılık da yaptıkları bilinmektedir.

Yorum gönder