Anadolu Selçuklu Devleti Hükümdarları
Anadolu Selçuklu bir Türk ülkesidir. Türklerin Anadolu’ya yerleşmesi 1071 Malazgirt Savaşı’ndan ve mücadelesinden sonra daha fazla hızlanmış olarak bilinir ve Türk akıncıları sayesinde bu durum pekiştirilmiştir Selçuklu komutanı Süleyman Şah hükümdarının Anadolu’daki bu fetihler sonrasında daha fazla Avrupa yani Batıya yayılarak 1075 senesinden itibaren İznik’i Bizans’tan alarak başkent yapmıştır.
Anadolu Selçuklu Devleti’nin hükümdarlarının resmen kurulduğu bir olay olarak karşımıza çıkar. İznik’in başkent olması ile beraber devlet hükümleri ve gelenekleri görenekleri beraberinde oturmuştur. İlhanlılar son Anadolu Selçuklu hükümdarının tahtından indirdikten sonra 1318’e kadar bu coğrafyada hüküm sürmüştür.
- Mesut zamanı tahta çıktıktan sonra Danişmentlerin devlet üzerinde baskısı ve etkisine kaldırmaya yönelik, Bizans ilerlemelerini tamamen ortadan kaldırmaya çalıştı. 1182 senesinden itibaren batıda sürekli gelişme sağlayan Bizans üzerinde hücuma çıktı ve daha sonra devlet Doğu topraklarında hâkimiyetini güçlendirmeye başladı. Anadolu Selçuklu Devleti’ni tamamen ortadan kaldırmak isteyen Bizans İmparator Manuel komutasında ordu, Anadolu Selçuklu Devleti’nin o zamanlar başkenti olan Konya’ya gönderildi Bu durumu haber alan Sultan Mesut’un oğlu 2. Kılıç Arslan Aksaray’a bir ordu hazırlatarak Bizans ordusunun önünü kesmek amacıyla yola çıktı ve Bizans Ordusu ağır bir yenilgi aldı.
Devleti’nin Yükseliş Devri’nin beraberinde getiren bu olay sonrası devletin politikası adeta birlik ve hoşgörüsü Bizans halkının Türk idaresine geçmesine ve bağlanmasını sağladı. 1115 senesinde vefat eden Sultan Mesut mimari olarak birçok da eseri beraberinde getirmiştir. Vefatının ardından 2. Kılıç Arslan yerine geçmiştir.
2. Kılıç Arslan Döneminde
- Kılıç Arslan döneminde Sultan Mesut’un yolundan giderek devlet sınırlarını genişletmeye çalışan bir politika izlemiştir. Doğu seferlerine çıkarak devletin hakimiyet alanına Fırat sınırına kadar düzenleyen 2. Kılıç Arslan Bizanslılar ve birleştirdikleri asker birlikleri ile 17 Eylül 1176 Miryokefalon Meydan muharebesini kazandılar Kültürel ve ekonomik alanda birçok yenilik ve yükseliş dönemi olarak da aks ettirilen 2. Kılıç Arslan dönemi beraberinde birçok antlaşmayı milli zaferi getirmiştir.
Rükneddin Süleyman Şah Zamanında
Rükneddin Süleyman Şah zamanında Anadolu Selçuklu Devleti birliği sağlandıktan sonra Bizans’tan tekrar vergi alınır bir duruma getirdi. İç karışıklıklardan yararlanarak baskıya başlayan Ermenilerin cezalandırıldığı bir dönem olduğunu söylemek mümkün. Gürcüler Saltukluların fazlasıyla zayıflamasını fırsat bilerek Erzurum’a kadar ilerledi. Rükneddin Süleyman Şah bu durumdan dolayı Doğu seferleri düzenledi. Sarıkamış yakınlarında Gürcü ordusunun işgalinin ve baskına uğradı ve burada büyük bir yenilgiye kurban oldu. 6 Temmuz 1204 yılında vefat eden Rükneddin Süleyman Şah Gürcistan seferinde hastalanarak vefat etti.
Alâeddin Keykubat Zamanında
Alâeddin Keykubat zamanında Türkiye Selçuklularının en fazla yükselirse geçtiği ve en parlak devrine geçtiği bir dönem olduğunu söylemek mümkün. Aynı zamanda Anadolu’da güvenlik için başta Konya-Kayseri başta olmak üzere bir sürü şehirlerin işgal altına alınmaması için tedbirler alındı. Bu hamile olurken fetihlerinde sürdürülmesi Devleti o kadar parlak hale getirdi ki Anadolu Selçuklu Devleti’nin fazlasıyla yükselişe geçtiğini söylemek mümkün. Askeri ve ticari birçok önemli Kalenin kuşatma altına alındığı dönemde 1221 senesinde kuşatmaların tümü kalelerle beraber fethedildi ve Alâeddin Keykubat dönemi itibarıyla fazlasıyla zengin bir mertebeye oturmuştur. Özellikle Kolonas Kalesi kuşatma altına alındı ve fethedildi. Bu kuşatma sonrasından kaleye Alaiye denildi. Moğollara karşı bir tehlike ve askeri önemler artırıldı ve aynı zamandan coğrafi olarak da diplomatik yollara gitmekten çekinilmedi. Devletin önlemleri sonrasından hem kaleler hem de diğer alanlar -coğrafi bölgeler- diplomatik bir şekilde barış sağlanması için Moğol hükümdarına elçiler gönderilip önemler alındı.
Yorum gönder