Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti
Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti bugünkü Azerbaycan’dan önce 1920 yılında Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’nin Sovyetler Birliği’ne katılmasıyla kurulmuş, 1922-1991 yılları arasında varlığını sürdüren, Sovyetler Birliği’ni oluşturan 15 cumhuriyetten biri olarak bilinir. SSCB’nin Trans Kafkasya cumhuriyetlerinden en büyüğü olan Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti bölgenin tek Türk kökenli halkını oluşturmuştur.
Kuruluş Süreci
1826-1828 yılları arasında yapılan İran (Kaçar)-Rus Savaşı, İran’ın yenilgisiyle sonuçlanmıştır. İran’ın Rus İmparatorluğu ile imzaladığı Türkmen çay Antlaşması gereği Azerbaycan ikiye bölünmüş ve kuzey kısmı Rus İmparatorluğu’na bırakılmıştır.
Lenin önderliğindeki 1917 Ekim Devrimi ile Rusya’da Bolşeviklerin iktidarı almasından sonra çıkan iç savaşla Ruslar bölgedeki etkinliğini yitirmiş 28 Mayıs 1918 tarihinde Kafkas İslam Ordusu’nun da desteğiyle bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan; Rusya’da iç savaşın bitmesi ve Bolşevik yönetimin kesin zaferini ilân etmesi sonrasında Sovyetler Birliği’nin bir üyesi olarak mecliste yerini almıştır ve bunun ardından Azerbaycan Sovyet sosyalist cumhuriyeti olarak anılmıştır
Ekonomi
Petrol yatakları ile eski zamanlardan beri bilinen Bakü yöresi, SSCB döneminde de dünyanın başlıca petrol üretim merkezlerinden biri haline gelmiştir. Azerbaycan’da üretilen petrol, 1923 yıldan itibaren istikrarlı bir şekilde artarak 1941 yılında 25,4 milyon tona ulaşmasıyla petrol üretiminde rekor kıran Sovyet ülkesinde, çıkarılan petrolün %75’ini teşkil etmektedir.
İkinci Dünya Savaşı boyunca Azerbaycan’da petrol üretimi ise şu şekilde ilerlemiştir: 1941’de 25.4, 1942’de 15.8, 1943’te 12.6, 1944’te 11.8 ve 1945’te 10,4 milyon ton olarak kaydedilmiştir. Enerji kaynaklarına hâkim olmanın önemini kavrayan Hitler, II. Dünya Savaşı’nda, başta Bakü olmak üzere Azerbaycan Sovyet sosyalist cumhuriyeti ve Kafkasların petrol yataklarını, “Edelisi” diye adlandırılan planıyla ele geçirmeye çalışmıştır.
Petrol ve Savaşlar
Hitler, Bakü petrolünü ele geçirmek için büyük mücadele vermiş olmasına rağmen, başarılı olamamış ve amacına ulaşamamıştır. Sovyetler Birliği’nin gelişmesinde önemli bir rol oynayan Azerbaycan, petrolünün II. Dünya Savaşı boyunca her yıl cepheye ortalama 20 milyon ton petrol olarak ulaşmasını sağlamıştır.
Bu bakımdan savaşın kazanılmasında Azerbaycan Sovyet sosyalist cumhuriyeti petrolünün etkisi çok fazla olmuştur. 1944-45 yıllarında Bakü ve çevresinden çıkarılan petrol, Sovyetler Birliği’nde üretilen petrolün %75’ini teşkil etmektedir. Savaş yıllarında SSCB’nin petrol ihtiyacının tamamına yakın bir kısmının Azerbaycan tarafından karşılandığı göz önüne alındığında Azerbaycan’ın jeostratejik önemi daha fazla idrak edilmektedir.
Bu öneme istinaden Bakü’ye çok sayıda insan yerleştirilmiş; bu nedenle SSCB döneminde Bakü, Azeri olduğu kadar aynı zamanda büyük bir Rus kenti durumuna gelmiştir.
SSCB’nin beşinci büyük kenti durumundaki Bakü’nün çevresindeki sanayi, yöredeki petrol üretimiyle bağlantılı olarak kaydedilmiştir. Bu yörede üretilen petrol 1900 yılında dünya petrol üretiminin yarısını karşılamıştır. Göreceli olarak bakıldığında sonraki dönemde yeni petrol kuyularının açılmasıyla bu oran azalmıştır.
Diğer Ekonomi Kaynakları
SSCB döneminde bir başka önemli üretim ise, pamuk olarak kayıtlara geçmiştir. Kura ovalarında gerçekleştirilen yaygın sulama, başka türlü büyük ölçüde yarı-çorak bir görünüm taşıyacak olan bölgeye bir miktar yeşillik katmaktadır.
Koyun, sığır, domuz ve binek atı yetiştiriciliği, sulama yapılmayan bozkırlarda kış mevsiminde dev edilebilir durumdadır. Göçebe çobanlar, yaz aylarında hayvanları yüksek rakımlı otlaklara çıkarmaktadır.
Trans Kafkasya’da yaygın olan meyve, tütün, çay üretimi ve bağcılık, Azerbaycan’da da yapılmıştır. Bütün bunlara eklenebilecek olan bir başkası, yüksek kalite havyar elde edilen mersin balığı başta olmak üzere, Hazar kıyısı boyunca yapılmış olan balıkçılıktır.
Gorbaçov döneminde ortaya atılan Glasnost ve Perestroyka sonrası merkezi hükümetin cumhuriyetler üzerindeki otoritesi de göreceli olarak azalmaya başlamıştır. Bundan dolayı Baltık Cumhuriyetlerinde olduğu gibi Azerbaycan’da da bağımsızlık hareketleri görülmeye başlamıştır.
Azerbaycan SSCB’deki bağımsızlık hareketlerinden en önemlisi ülke tarihi açısından da milat niteliği taşıyan Kara Ocak olayları olarak bilinmektedir. 137 vatandaşının hayatını kaybettiği bu olaylar sonrasında ülkedeki milliyetçilik rüzgârı güçlenmiş, çeşitli etnik çatışmalar sonucu bağımsızlık ilanı ve Karabağ Savaşı’na giden yola adımlar atılmıştır.
Yorum gönder