×

Hayalet Gemi Mary Celeste’in Gizemi

Mary Celeste’in

Hayalet Gemi Mary Celeste’in Gizemi

1872 yılının Ekim ayında, Benjamin Briggs’in kaptanlığında Mary Celeste isimli gemi denize açılmıştır.Mary Celeste, denize açıldıktan sonra 2 ay boyunce hiç kimse gemi ve içinde bulunan mürettebatından haber alamamıştır.4 ralık 1872 tarihinde ise Mary Celeste, bir başka gemi tarafından denizin uçsuz bucaksız sularında bulunmuştur. Gören herkesi hayrete düşüren geminin içinde tek bir insan bile yoktu. Gemi’nin içindeki bütün mürettebat  kaptanı ile birlikte ortadan kaybolmuştu.

Bir çok tuhaf ve ilgi çekici olay hakkında olduğu gibi, Mary Celeste’in mürettebatının ortadan kayboluşu ile ilgili de, bir çok komplo teorisi vardır. Çoğu insan bu geminin lanetli olduğuna inanırlar. Bunun sebebi ise; ilk adı Amozon olan, Mary Celeste, İlk kaptanı olan Robert McLellan ile ilk seferine çıktığında, McLellan tuhaf bir şekilde, aniden öldü. Olan olaylar sadece de bununla kalmadı, John Parker kumandasında seyrederken aniden bir balıkçı teknesi ile çarpıştı. Bu olayın en ilginç tarafı, çarpoşmadan sonra gemi tamir edilmek üzere gönderildi. Ancak, geminin tamiri esnasında tersanede beklenmedik bir yangın çıktı. Mary Celeste bu olaydan biraz geçtikten sonra, Manş denizinde bir gemiyle daha çarpışmıştır. 1867 yılında ise karaya oturmuştur. İşte bütün bu olanlar Mary Celeste ile ilgili lanet dedikodularının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Olayların üzerinden biraz zaman geçtikten sonra ise, 1868 yılında ise,  Amozon olan geminin ismi,  kısa bir sürede Mary Celeste olarak değiştirilmiştir. ve Amerika ile Adriyatik denizi arasında, ticaret amaçlı kullanılmaya başlanmıştır.

Mary Celeste’in

Bir takım denizci tarafından bulunan Mary Celeste’in içinde hiç kimse yoktur. Koca okyanusta sahipsiz bulunan, gemi denizcileri şaşkına çevirmiştir. Gemi bulunduğunda, yelkenleri yer yer yirtilmisti. Gemi Ceberitarık boğazına doğru kendini suruklemekteydi. Gemide hiç kimsenin olmaması, olası bir felaketin habercisiydi. Ancak hiç bir kaza ve saldırı izi olmaması oldukça tuhaftı. Geminin güvertesinde 1 metre yükselmiş su olmasına rağmen, Mary Celeste batmamıştı. Ayrıca, 1 filika ve seyir defteri de kaybolmuştu. Gemi alkol taşımacılığı yapıyordu.  Taşınan bütün kargo, yerli  yerindeydi. Kargo, yerindeyken insanların olmaması olayı daha da anlaşılmaz bir hale sokmuştur.

Hayalet gemi hikayesi, gunden güne insanların daha çok ilgisini çekmeye başlamıştı. Mary Celeste’in en çok ses getirdiği zamanlarda, Londra’da yayınlanan bir dergide, Habakuk Jephson isimli bir vatandaşın ifadeleri herkesi şaşkına çevirdi, Jephson, Mary Celeste isimli gemide yer aldığını idda etmiştir. Hikayesinde, geminin en başından beri lanetli olduğunu ve içinde bulunan yolcularının da bu lanetin kurbanı olduğunu yazmıştı. İnsanlar geçmişte yaşanan olayları da baz alarak bu hikayeye daha çok inanmaya başladılar. Sonralarda ise Jephson, hikayenin sadece Arthur Canon Doyle adlı yazarın ürettiği bir öykü olduğunu ortaya çıkardı. Bu hikaye daha sonra Sherlock Holmes romanlarına da zemin hazırlamıştır.

Mary Celeste ile ilgili bir çok teori ortaya atılmış olmasına rağmen, gerçek hala ortaya çıkmamış, günümüzde de hala sırrını, büyük bir özveriye korumaktadır.

Yorum gönder