Kasım Hanlığı
Oka nehrinin sol tarafında Moskova’nın birkaç kilo metre güney doğusunda ve Kazan’ın 400 küsur kilometre kadar güney batısında yer alan yerleşim yeri Kasım hanlığının ortaya çıkmasından sonra Han Kirman ismiyle anılan şehirdir. Doğu Avrupa bölgesinde yer alan Slav knezlikleri ile Türk devletleri arasındaki mücadeleler Kasım hanlığının kuruluşunda çok etki sahibi olmuştur ve aralarındaki siyasi ilişkiyle bağlantılıdır.
Küçük hanlıklar şeklinde parçalanmış olan Altın Orda devletini tekrar bir çatı altında toplamak isteyen luğ Muhammed bunun gerçekleşmesinin Slav beylikleri ile diğer hanlıklarla mücadele etmesine bağlı olduğunun farkındaydı. Bunun üzerine Uluğ Muhammed Han’la bir anlaşma yaparak onun sunduğu istekleri kabul eden Moskova prensi Vasili Suzdal meydan savaşında Uluğ Muhammed Han’a boyun eğmek zorunda kalmıştır. Daha eski zamanlarda Altın orda hanlığına karşı olan görevlerini şimdi Kazan hanlığına ödeyecek olan Moskova bu anlaşmaya göre Uluğ Muhammed Han’a savaş tazminatı ödemekle yükümlü olmuştur. Moskova’da ve diğer Rus vilayet merkezlerinde birden fazla sayıda Kazanlı memur bulundurulması barış şartlarının yerine getirildiğinin denetlenmesi için yapılacaktı. Moskova prensliği sınırları dâhilindeki oka ırmağı üzerinde bir hanlık kurulmasının öngörülmesi antlaşmanın bir diğer önemli maddesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kasım Hanlığı Yaşam Biçimi
Moskova prensliğinin Kasım Han’a destek olmasından önce Uluğ Muhammed Han’ın vefat etmesinden bir süre sonra Kazan hanlığında taht mücadelesi ortaya çıkmaya başlamıştı. Moskova prensliğinin vasalı haline gelen ve Moskova prensliğine daha sıkı bağlarla bağlanan Kasım han otoritesini kaybetmiştir ve ilk seferinde başarılı olamadığı için mevki olarak sarsıntıya uğramıştır. Diğer Rus beyleriyle aynı seviyede yer almaya başlayan Kasım hanları bundan sonra topraklarını ve unvanlarını ve bununla beraber devlet vergilerini toplama yetkilerini korumakla beraber Moskova’ya dış işlerinde bağımlı hale geldiler. Bir yandan Kasım hanlığını Kazan ve Kırım hanlıklarına karşı kullanmaya başlayan Moskova prensleri aynı zamanda onların askeri ve siyasi gücünden de faydalandı.
Danyal’ın Kasım hanlığının başına geçmesi Kazan hanının vefat etmesinden sonra Kazan’a başarısız sefer düzenleyen Kasım’ın 1468 senesinde ölmesi sonucunda gerçekleşmiştir. Altın orda devletinin merkezi olan Saray şehrinin işgale uğraması ve harap edilmesi Nur devlet zamanında gerçekleşmiştir. Kazan hanlıklarına ve Altın orda hanlıklarına yapılan seferlerde Nur devletin oğlu Satılgan Rusların tarafında yer almaya devam etmiştir. Astarhan hanları döneminin Kasım hanlığında başlaması Canaydan sonra Kırım hanları sülalesinin bu hanlıkta sona ermesiyle beraber mümkün olmuştur. 5 sene iktidarda kalan Şeyh Avliyar 1502 senesinde Moskova’nın hâkimiyetine girmiştir ve kendisi Astarhan Hanı Bahtiyar Sultan’ın oğludur. Kasım hanı olduktan sonra Kırım milletine karşı Rus sınırını korumakla yükümlü tutulan Uraz Muhammed 1588 senesinden itibaren Rusların hizmetinde görev almış ve 1598 senesinde Kırım seferlerinde yer almıştı. 2. Dimitriyi destekleyen Uraz Muhammed Han Moskova tahtı uğruna çıkan mücadelelerin içerisinde yer almıştır. 2. Dimitri tarafından bir komplo kurularak ortadan kaldırılan Uraz Muhammed’in vefat etmesi üzerine Ali b. Küçüm’ün çocuğu Arslan Kasım hanlığına getirilmiştir.
Sibirya sülalesi döneminin balaması 1614 senesinde kadar boş olan Kasım Hanlığının başına Arslan’ın getirilmesiyle mümkün olmuştur. 1612 senesinde Litva seferine katılan Arslan Kasım şehrinde yetişmiştir. Annesi Fatıma sultan ile dedesi ak Muhammed’in Seyyid Burhan’a tayin edilmesinin sebebi onun Arslan’ın 1627 senesinde öldükten sonra tahta geçme durumunda kalmasıdır. Kuruluş senelerinde çok fazla alana yayılan ve geniş topraklara sahip olan Kasım hanlığı beş sülalenin hâkimiyeti altında yaşamıştır. Toplam nüfusuna dair kesin sayı verilemeyen Kasım hanlığına mensup halk genel olarak Türkler ve Finlerden oluşmuştur. Kaynak yetersizliğinden ötürü idari yapılanmaları hakkında çok fazla bilgi olmayan Kasım Hanlığı diğer Türk devletleri teşkilatlanmasından çok farklı değildir. Kasım hanlığına mensup insanların kendileri için para bastırmadığını ileri süren Şehabeddin Mercani isimli tarihçi ayrıca onların bağımsızlıklarını ifade eden bir bayrağı olmadığını da dile getirmektedir. Burada bir saray inşa eden Kasım Han ayrıca taştan oluşan bir cami inşa ettirmiştir. Kasım hanlığı dünya genelinde önemli bir yere sahip olmasıyla bazı tarihi kaynaklarda yerini almaktadır.
Türklerin tarihine bakıldığında Kasım hanlığının bulunduğu bölgeye ayak basılması bu bölgenin ve hanlığın Türkler açısından önemini desteklemektedir. Bazı yönleri hakkında pek fazla bilgi bulunmayan Kasım hanlığı birçok milletin ayak bastığı bölgede yer almıştır.
Yorum gönder