Proof Of Work (POW) Nasıl Çalışır?

Proof of work sistemi; bir diğer tabirle iş kanıtı, bir sistem üzerinden işleyen uygulamalardaki işleyişi bozmaya yönelik içerikleri; saldırı ve e-posta spamı gibi, engellemeye yönelik bir protokol olarak geliştirilmiştir. 1993 yılında geliştirilen sistem bilimsel bir makale ile gündeme gelmiştir.

Pow uygulamasının ilk ortaya çıktığı yıllardaki temel amacı; DDoS saldırıları gibi bilgisayar sistem ve içeriklerine yönelik yapılan saldırıların önüne geçmekti. Yine çeşitli spamların önüne geçmek için işlemler de yapılmaktaydı.

2008 senesinde yapılan Bitcoin teknik dokümanı ile daha önceki mevccut kullanımların dışına çıkılmış oldu. İlk kripto para içeriği olarak 2009 senesinde hayatımıza giren ve ‘Bitcoin: Eşler Arası Elektronik Nakit Sistemi’ adlı doküman, bu uygulama sayesinde kripto para birimini varlığı ve güvenilir ödeme yöntemi konusunda faydalı olmuştur. Bitcoin proof of work ile çalışarak, güvenlik altyapısı ve kripto paraların geleceğine dair hayli yol kat etmiştir.

Proof Of Work Çalışma Prensibi ve Ayrıntıları

Bitcoin başta olmak üzere; çok sayıda kripto para birimi, herhangi bir merkeze bağlı olmaksızın hizmet veren düğümlere bağlı olarak çalışan ve şifreli, karmaşık kod sistemleri ile oluşturulmuş blokzinciri sistemleridir.

Bu sistemler dahilinde ağın sürekliliği ve sürdürülebilirliği amaçlanmaktadır. Ağ dahilinde, madenci adı verilen ve yeni blok ekleme işlevini gerçekleştiren operatörler mevcuttur. Kimi karmaşık işlemlerin çözülmesiyle bloklar eklenebilmektedir. Güvenlik amacıyla sunulan problemler oldukça ayrıntılı ve karmaşık yapıda olduğu için; kuvvetli işlemciler eşliğinde kullanılması gerekir. Başarılı olarak ağa bağlanan ilk madenci, belirlenmiş olan işlem ücreti ve kripto para alırlar.

Proof Of Work Protokolünün Artı ve Eksi Tarafları

Proof Of Work, sanal para uygulamalarının en bilindik ve temel protokolüdür. Bu protokolün en dikkat çeken tarafı; herhangi bir merkezi otoriteye bağlı olmaksızın bir para biriminin ve ödeme sisteminin çalışabilmesine imkan vermesidir. Bu sayede, ekonomik piyasalar bakımından ve teknoloji açısından daha önce görülmemiş atılımlar yapılıyor olmasıdır. Örnek olarak ağ dahilinde yer alan hesaplama potansiyeli; ağda bulunan verilerin güvenliğinin sağlanması açısından oldukça önemlidir.

Bitcoin uygulamasının güvenliğini sağlamak adına çalışan protokol sayesinde; kripto para uygulamasına yönelik bir saldırının başarılı olması adına ağ dahilinde yer alan hesaplama kuvvetinin en az %51‘lik kısmının ele geçirilmiş olması gerekir. Bu nedenle, Bitcoin uygulamasının geniş bir yer tutmasından ötürü, uygulamaya zararlı bir erişimin ihtimali düşük olarak değerlendirilmektedir.

Pow nedir kripto para piyasaları dahilinde sıklıkla araştırılan ve merak konusu olan içerikler arasındadır. Bunun yanı sıra, ağın ele geçmesi adına büyük bir kısmına erişim şartı; Pow protokolünün en büyük faydaları arasında sayılmaktadır. Ancak bu noktada bazı uzmanlar tarafından geliştirilen eleştiri ise; bu içerik özelliğinin tekelleşmesi tehlikesidir. Dolayısıyla uygulama güvenliği açısından sunulan bu fayda; bir anlamda zarar riskini de barındırmaktadır.

Bu yöntem aracılığıyla; ağ dahilinde en çok paya sahip olan kişilerin en fazla oylama gücünü barındırması durumu ortaya çıkar. Bu nedenle merkeziyet dışı olma ilkesiyle çelişir.

İş kanıtı olarak da ifade edilen Pow protokolü; çift harcama yöntemini engelleyen bir mekanizma olarak hizmet vermektedir. Ortaya atılan ilk mutabakat algoritması olarak dikkatleri üzerine çekmeyyi başarmıştır ve bugün en yaygın biçimde kullanılan algoritma olarak çalışmaktadır. Teknoloji, asıl tanınırlığa Bitcoin içeriğinde kullanılarak ulaşsa da, aslında çok daha önce 1993 senesinde hizmet vermeye başlamıştır. Bunun yanı sıra; makalede yer alan bilgiler, birer yatırım tavsiyesi niteliğinde içerikler değildir.