Rejim Yaparken İnsanlardan Kaçmamak Mümkün Müdür?
Rejim Yaparken İnsanlardan Kaçmamak Mümkün Müdür? Bazı zamanlar vücudumuzla aramıza mesafe koyarız, aynanın karşısına geçtiğimizde huzursuz hale bürünürüz, hoşumuza giden ve çok severek aldığımız kıyafetlerin üstümüze olmadığını gördüğümüzde motivasyonumuz dağılır. Duyduğumuz bu motivasyon dağınıklığı akabinde de şahsımızı mutfak kapısının karşısında buluruz veya bir bakmışız elimizde bir kavanoz fıstık ezmesi var…
Bu halleri sıklıkla yeme yanlışları şeklinde isimlendirebiliriz. Beslenme dağınıklığının paradoks haline dönüşme, dert, doymamışlık, sinir, neşesizlik durumu, suçlu hissetme tarzında negatif hisler ile beraber bize kendini gösterir. Sürekli bu pesimist yönlü hislerin temelinde zihinsel problemler, endişe seviyesi, şahsın yaşamındaki dertli ve kötü durumlar ya da öbür ruhsal sorunların varlığı yüzündendir.
İlk olarak besin tüketme hareketi açlıktan kurtulmak veya bir güzel tadı tadımlamak gayesinde mi yoksa başka bir temelli mi buna göz atmak mühimdir. İnsan eğer açlık hissi bulunmadığı durumda hissel şekilde yemek tüketmeye başlıyor ise bu hal zihinsel şekilde bahsedilebilir. Fiziki rahatsızlığa ya da hormonal nedenlere bağlı ise yine patolojik şekilde olması şeklindedir. Bu nedenle yemek yeme hareketi normal olmayan ise gerek dahili gerek de zihinsel açıdan ilgilenilmeli, bozulmuş bulunup bulunmadığı söylenmelidir.
Diyet Yaparken Psikolojinin Önemi
Yemek yeme kişileri zihin sağlığını tetiklediği gibi ruhsal haller de yemek yeme edinimlerini etkiler. Kafa ve zihinden ayrı olarak yemek yeme planı asla söz konusu değildir. Besin tüketme hareketimiz annemizden sütle neşe edinmeye adım attığımız zamandan itibaren gerçekleşmeye başlar. Yaptıklarımız, hislerimiz, fikirlerimiz, isteklerimiz, sinirimiz, seks hayatımız, açlık ve tatminlilerimiz; bütün besin tüketme halimizi tetikler. Oral şeklinde yemek tüketiriz, öpüşürüz, muhabbet ederiz veya “pişmemiş halde besin isteriz”. Bu yüzden yağ yakma veya kilo vermeyle alakalı rejim sorunu; bireyin kafasını, zihnini, besin tüketme halini tetikleyen düzeydeki ruhsal hali ve gündelik hayatın his-ruh iletişimlerini önem vermek gereğindedir. Bunlara önem vermeyen rejim planları başarılı olmaya bir engeldir. Üstelik insanda bazı aşırı fazla endişe ve paradoks halini oluşturur. Bireylerin biyolojik-psikolojik-sosyolojik biçimden vücut, kafa, zihin ve çevre iletişimlerini araştıran bilimsel çalışma rejim planının ismi psikolojik rejimdir. Psikolojik rejim planında insanlar ilk olarak doğrudan değerlendirilir. Burada kandaki şeker miktarından birtakım enzimlere kadar aç olma ve besin tüketmeyi tetikleyen bozulmuş bir etmen meydana gelip gelmediğine göz atılır. Akabinde rejim hekimi ve psikolog bünyesince konuşmalar yapılır. Diyet alanında vakıf kişi sağlıklı yemek yeme edinimlerini sağlarken psikolog da bunun sürekli bir halde meydana gelmesini gerçekleştirebilir. Üstelik birtakım yemek tüketme edinimlerini doğrudan tetikleyen ruhsal rahatsızlıklardan ayrı olarak depresiflik, bayanlarda regl dediğimiz adet döneminden evvel belirtiler ve bir sürü psikolojik tabloda hekimin doğru besin tüketme edinimi sağlamak ve devam ettirmekte önemli bir etkisi bulunur.
Tüketim İle İlgili Önlemler
Bireyin, besin tüketme planını, rejim ve spor planını, çabuk ve az zamanlı olarak düşünmesinin önüne geçmek için ve bu tertibi bir hayat biçimi hali olarak düşünmesi istenir. Aksi halde, rejimin sona ermesi ile birlikte bir kez daha yağlanma da karşı konulamaz bir durumdur. Tüm bu sebeplerdendir ki yağ kaybetmek veya kaliteli bir vücuda sahip kalabilmek için oluşturulan yol çizgisinden değişik alanları da bünyesinde bulunduran bir takım desteğine gereksinimi bulunur.
Fazla Yağları Olan İnsanların Psikolojik Durumları
Fazla yağı olan insanların şahsına özgü ruhsal rahatsızlıkları bulunur. İlk olarak mevcut halden hoşnut olmak fakat mevzuyu farklılaştıracak seviyede bulunmamak aşırı fazla sorundur. Çok fazla sayıda insan bunu yemek yeme isteğinin açık olması veya ne tüketsem kilo alıyorum şeklinde de belirtebilir fakat hal bundan daha diplerde de bulunabilir. Birey fazla yağlı olma sorunu hasebiyle sosyal olmaktan kaçınıyorsa, şahsına olan güvenini ve hoşgörüsünü yitiriyor dahi olabilir. Daha önce de belirtmiş olduğum gibi psikolojik ya da fiziksel bir nedenden kaynaklanıyor olabilir.
Son raddede vücutları fazla kilolardan kurtulmak maksadıyla ruhu hırpalamamak en mühim meseledir.
Kilo Almamak İçin Birtakım Öneriler
Gün içerisinde yemek zamanlarınızı geçiştirmeyin: Yılbaşı akşamından evvel yemek seferlerini geçiştirmeden rahat bir gün yaşamanın yararlı olacağını vurgulanır, üstelik sabahın ilk öğünü her zaman en mühim yemek olduğunu belirterek yılbaşı akşamında çok fazla yemek tüketmemek için sabah öğününün geçiştirilememesi lazım olduğu söylenir.
Sofraya aç oturmayın: Akşam sofrasında abartmamanın bir diğer yolu da sofraya aç oturmamak. Bu durumda gereğinden fazla yemek kaçınılmaz olacağı için gün içinde daha hafif öğünler tercih edilebilir. Ana öğünlerin yanı sıra ara öğün yapıyor olmak kan şekerini dengelemeye yardımcı olurken, yeme ataklarının önüne geçebilir.
Yorum gönder