×

Sırrı Hala Çözülememiş 9 Garip Olay

sırrı hala çözülememiş 9 garip olay

Sırrı Hala Çözülememiş 9 Garip Olay

Hala tam olarak keşfedilmemiş olan Dünya, içerisinde pek çok sır ve gizemli olay barındırmaktadır. Bu sırlara ve garip olaylar ile karşılaşan insanlar, her ne kadar araştırsa veya merak etse konunun aslında ne olduğunu anlayamamaktadır. Bu yazımızda Dünya çapında, sırrı hala çözülememiş 9 garip olay üzerine hazırladık.

1- Bukit Timah

Bukit Timah, II. Dünya Savaşına giden bir tarihe sahiptir. Bu savaş yıllarında Singapur’da görev yapmakta olan Japon askerler, kocaayak’ın garip bir şeklini gördüklerini söylemektedir. Bu askerler Bukit Timah’ın yağmur ormanlarında bir yaratıkla karşılaştıklarını, bu yaratığın gri saçlı, uzun boylu ve piramide benzeyen bir vücut yapısına sahip olduğunu anlatmışlardır. Savaşın devam ettiği yıllarda, yaratık ile ilgili söylenceler oldukça fazla sayıdadır. Ancak savaş yılları ardından onu görenlerin sayısında da düşme yaşanmıştır.

Askerlerin ve diğer kişilerin ne gördüğü ise asla çözülememiş bir gizem olarak kalmıştır.

sırrı hala çözülememiş 9 garip olay

2- Kozmik Radyo Patlamaları

Kozmik Radyo Patlamaları, bilim adamlarını meraka düşüren konulardan birisidir. Bu güne kadar keşfedilen 9 Kozmik Radyo Patlaması vardır. Bu patlamalara neyin sebep olduğu bilinmese de, bilim adamları çökme sürecine giren nötron yıldızları ya da alevlenmelerin, bu kozmik radyo patlamalarına neden olabileceğini söylemişlerdir.

Bu patlamalar bugün halâ incelenmeye devam edilse de, konu üzerindeki gizem kaldırılamamıştır.

3- Hoia Baciu Ormanı

Romanya’da bulunan Transilvanya’da bir orman olan Hoia Baciu, aynı zamanda perili orman olarak da bilinmektedir. Bu ormandaki ağaçların herhangi bir doğa olayı veya etmen olmadan eğilip büküldüğü görülmüştür. Bu ormanın gizemli tarihi, 1968 yılında bir adamın orman içerisinde UFO gördüğünü söylemesi ve fotoğrafını çekerek, ispat etmeye çalışmasıyla başlamıştır.

Ormanın ziyaretçileri ise yine bir neden olmaksızın vücutlarında yanık ve kızarıklıkların meydana geldiğini anlatmaktadır. Bazı kişiler de keşif için ağaçların yanından geçerken saatlerin yaşanmamış olduğunu söylemektedir. Bu saatlerde ne olduğu hakkında hiçbir fikirleri olmamış, ayrıca hatırlayamadıklarını da belirtmişlerdir. Söylenenler arasında ormanda yüzen kafaların olduğu, karanlıktan garip sesler duyulduğu da bulunmaktadır.

Ormana koyunlarıyla beraber giren bir çoban ise bir daha asla görülememiştir.

Bugün Hoia Baciu ormanında hayaletler olduğuna inanılmaktadır. Ormana kimsenin giriş yapmaması da istenmektedir. Bu garip olayların arkasında herhangi bir neden, ipucu bulunamamış olup, Hoia Baciu esrarını halâ korumaktadır.

4- Le Loyon

İsviçre’de bulunan Le Loyon ormanında burada yaşayan yerli halk, her gün aynı yolda yürümekte olan bir adam gördüklerini söylemektedir. Bu adam yaklaşık 2 metre boyunda olup, askeri üniforma içerisindedir ve yüzünde de maske vardır.

Bu adam asla konuşmamakta, yolda bir insanla karşılaşsa dahi ona donuk bir şekilde bakarak, aynı sessizlik içerisinde rotasına devam etmektedir. Buna karşılık adam kimse için bir tehdit oluşturmamıştır. Bazı kişiler her gün devam ettiği yolda giderken, çiçeğe benzer bir şey taşımakta olduğunu da belirtmiştir. Bu ormandan sorumlu kişiler ise bu adama müdahale etme haklarının, adamın ormana izinsiz girmemekte olduğu ve yanlış bir şey yapmadığı için olmadığını söylemektedir.

Bu gizemli adam, gizemini koruyarak sırlara karışmıştır. Bir gün kıyafetleriyle beraber bir not bırakan adam, burayı terk etmiştir.

5- Jo Girardelli

Bu isim, 1800’lü yıllarda sahnede ateş numarası ve çeşitli gösteriler yapan bir kişiye aittir.

Jo Girardelli alevli nesneler ile canı yanmadan oynamış, kendine herhangi bir zarar gelmeden alevi yutmuştur. Ağzında da dişlerine veya herhangi bir yerine bir şey olmadan nitrik asit çalkalama yeteneğine dahi sahiptir. Buna ek olarak kızgın bir yağı da ağzına tamamen doldurup, ardından tükürebilmektedir.

Girardelli her gösterisinde biraz daha ileriye giderek, yeni gösteriler sunmuştur. Bir gün balmumu ile erimiş kurşun da kullanmıştır. Küre şeklinde olan nesneleri ateşte güzelce ısıttıktan sonra diline ve vücudunda çeşitli yerlere basmış; ancak bundan hiçbir zarar almamıştır. Ancak Jo bir sür sonra İngiltere’ye gitmiş ve burada ne yaptığına ilişkin bir arşiv kaydı bulunamamıştır.

Jo Girardelli’nin kim olduğu, böyle şeyleri nasıl yapabildiği, vücudunun nasıl dayandığı konusu ise çözülememiş garip olaylardan bir tanesidir.

6- Jeannette DePalma

1972 yılında bir ailenin köpekleri sahiplerine bir insan kolu getirmiş, bunun sonucunda aile hemen polise haber vermiştir. Yapılan inceleme ile kolun ait olduğu bedenin diğer parçalar ve bazı tuhaf nesneler de bulunmuştur. Bu parçalar üzerinde yapılan araştırmalar, bu kişinin haftalardır kayıp olan Jeannette DePalma adlı bir kız olduğunu göstermiştir. Olay hakkında en garip olan noktalardan biri de olayı bilen kişiler konuşmak istememiş; olaydan 30 yıl sonra olayı incelemeye giden bir kişiye polisler de dahil olayı bilen kişiler gerçek adları kullanmamasını söylemiştir.

Anlatılanlara göre Jeannette, bir cadı ailesinden gelmekteydi ve ailesi de onu kurban etmiştir. Başka yorumlarda ise Satanistlerin kızı bir ritüel ile öldürdüğünü söylemiştir.

Bu dönemde çocuk olan isimsiz bir kişi, bu bölgede Cadılar Bayramı yaklaştığında cadılar meclisinin, bir çocuğun öldürülmesi kararı verdiklerini söylemiştir. Bu kişinin annesi kızı bilmekte olduğunu ve 1972 yılında onunla aynı yaşta olduklarını söylemiş, hatta Jeannette öldürüldükten sonra öldürülerek ağaçlara atılan hayvanlardan da bahsetmiştir.

Bazı mektuplarda Jeannette’nin cadılar ve satanizm ile ilgilenmeyeceğini, çünkü dindar olduğu yazılmıştır. Ancak Jeannette’nin büyüdükçe biraz vahşileştiği de yazılanlar arasındadır.

Bugün halâ Jeannette’nin neden öldürüldüğü, kim öldürdüğü gibi sorular halâ yanıt bulamamıştır.

7- Francis Leavy

Francis Leavy, 1920’li yıllarda yaşamış olan ve oldukça sevilen bir itfaiyecidir. Karakter olarak yaşamı seven, gülümseyen, yardımsever bir insandır ve işini de çok sevmektedir. Ancak bir gün aniden Leavy bir pencereyi yıkadığı esnada kendine bir şey olmuş, bunun sonucunda da kimseye bakmamaya ve gülmemeye başlamıştır. Bir gün arkadaşlarına içerisinde tuhaf bir his olduğunu, o gün öldürülebileceğini söylemiştir.

Bu konuşma ardından şehirde bir binada yangın başlamış, Leavy ve ekibi hemen olay yerine gitmiş, yangında üst katlarda kalan insanlara yardım edilmiştir. Herkes kurtarılsa da yangın alt kata ve çatıya da sıçramış, ardından bina çökmüş ve bazı insanlar molozların altında kalmıştır. Bunlardan birisi de Leavy olmuştur.

Arkadaşları onu kurtarmaya çalışsa da, Leavy olay yerinde can vermiştir. Arkadaşları ertesi gün yangın yerine tekrar geldiklerinde garip bir durum ile karşılaşmışlardır. Pencerelerden birinde, cam üzerinde garip bir el izi vardır. Arkadaşlarının aklına bunun Leavy ölmeden önce yıkadığı pencere olduğu gelir. El izini silmeye çalışsalar da silememişler, uzun yıllar ardından kimyasal da kullanılsa el izi geçmemiştir. Ancak 1944 yılında bir çocuk cama kâğıttan yaptığı bir uçağı atınca cam parçalara ayrılmıştır.

Bugün bu el izinin kime ait olduğu, neden silinemediği ve çocuğun kâğıt uçağının neden camı parçalarına ayırdığı önemli bir gizem konusudur.

8- Dorothy Eady

Dorothy bir çocukken, ailesi ile düzenli olarak British Museum’u ziyaret etmiştir. Ancak bir gün, müzenin Antik Mısır bölümüne girdiklerinde Dorothy donmuş, oradaki bir mumyanın yanına oturmuş ve ailesine eve gitmelerini söylemiştir. Bundan sonra Dorothy heykeller arasında oynamış ve hatta heykellerin ayaklarını öpmüştür. Davranışlarında büyük bir değişiklik olan Dorothy, Antik Mısır ile ilgili fotoğraflara baktığında asıl vatanının orası olduğunu da söylemiş, ailesine oraya gitmek istediğini belirtmiştir.

Bir gün Mısır’a bulunan Abydos fotoğraflarına bakarken Seti Tapınağını görmüş, heyecanla babasına burasının ilk evi olduğunu söylemiştir. Bu olaylar bu şekilde devam ettikten sonra Dorothy, Mısırlı bir erkek ile evlenmiş, evlilikten Seti adında çocuğu olmuş; Dorothy de Omm Seti olarak anılmaya başlanmıştır. Ancak Dorothy’nin geceleri trans haline girmesi ve söyledikleri kocasının delirmesine neden olmuştur.

Bir gün bulduğu bir kitap sonucunda; Kom el Sultan tapınağında rahibe olduğunu, 14 yaşında firavun Seti’den hamile kaldığını söylemiş, rahibe yeminini bozduğu ve firavundan hamile kaldığı için, firavun cezalandırmadan intihar ettiğini söylemiştir.

Dorothy Eady’nin anıları, hayalleri ve Antik Mısır üzerindeki yoğun bilgisi hakkında ise herhangi bir açıklama yapılamamıştır.

9- Cüce Köyü

Çin’de bulunan bir köyde, yaşayanların hemen hemen yarısı cücedir ve bu nedenle araştırma konusu olmuşlardır.

Burada yaşayan insanlar, bir hastalık yaşandığını, hastalığın çocukları etkileyerek, büyümelerinin önüne geçtiğini söylemişlerdir. Ancak bilim adamları da bu durumun sıradan olmadığını belirtmiştir.

Buna karşılık köy bir süre sonra hastalıktan kurtulmuş, genç nesil aynı durumu tekrar yaşamamıştır. Ancak olaya sebep olan hastalık gizemini korumuştur.

Yorum gönder